Hayat ellerinde bir uçurtmayken sıkı tutamamışlar vardır ya da kaçırmışlar. Tutunmayı beceremeyen sendin, kaçıran ben. Ve bilmeliydin bir şeyi yarım elde etmekten daha zordu onu kaybetmek. Gökyüzünde süzülüşünü izlemek...
6 Ağustos 2013 Salı
Karanlık,sessiz,gece. Odanda zar zor duyabildiğin bir şarkı çalıyor. Ses çok tanıdık, sözler, melodi... Durgunlaşıyorsun. Önce dudağın iniyor sonra bulanık görüyorsun. Bir şarkı alt tarafı, allahın belası bir şarkı işte. En son 3 yıl önce dinlemişsin. Neden peki? Düşünüyorsun,susuyorsun,saçlarınla oynuyorsun. Sonra hatırlıyorsun. Zil sesindi o şarkı. Dua ederdin arasın beni diye. Bazen arardı da gecenin bir yarısı. Yine karanlık yine sessiz yine gece... Sonra başlar adam söze "Belki unuturuz onu, tüm kasımdan kalma çiçekler gibi..." Birden çekiyorsun içine nefesi ve yüreğin o "his"le doluyor. Çoktandır hissetmiyordun oysa. Canın yanmıyordu, anılar iç çektirmiyordu, göğsünü şişirmiyordun, ağlamıyordun. Uzun zaman sonra saçma sapan bir şarkı hissettirdi sana. Üç yıl önceki halin dokundu yanağına, yandın. Umut eden bir kız, sesi titreyen bir kız, inanan bir kız oldun yine şarkı bitene kadar. Bu his özlem değildi, isyan değildi, öfke değildi. Acıydı ve bir o kadar ağır. Sen şimdiki yüreğine iç yıl önceki küçücük bir anıyı sığdıramadın. Ağır geldi, aktı göz yaşların. Sonra o telefon geldi aklına, üstüne 2 telefon değiştirmişsin. Dandik bir telefon işte. Öyle değil ki. Değilmiş. Ellerin titreye titreye tuttun o telefonu sen, onun sesi hapsolmuş sanki o telefona. Yeri geldi ekran sırılsıklam oldu, ağladın. Yanından hiç ayırmadın. Farkettin ki aramasını beklediğini değil de aramasını beklerken aldığın nefesi özlemişsin. O hevesi, o hissi, hissetmeyi özlemişsin. Fakat şimdi kaldırabilir mi yüreğin tekrar hissetmeyi? Şüphedesin. Göz kapakların dayanabilir mi hala yıllar boyu beklemeyi? Şüphedesin. Ya da ellerin sırf 1 saat ısınmak için yıllarca üşümeye dayanabilir mi? Şüphedesin. Kandırma kendini, aslında eminsin. Ne hissetmek istiyorsun o çaresizliği tekrar ne de sevmek istiyorsun bu denli. Hatta nefret ediyorsun 3 sene öncesinden ve orda kalan kendinden. Bırakıyorsun o kızı tekrar o odada, telefonu atıyorsun pencereden, şarkının sesini yavaş yavaş kısıyorsun. Kilitliyorsun bütün kapıları, kaçıyorsun. Öldü o kız, bitti... Ve sen siliyorsun yanaklarını devam ediyorsun yaşamaya. Çünkü bir cesetle koyun koyuna yaşayamazsın daha fazla.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder